KKTC’DEN GAZZE’YE

KKTC’DEN GAZZE’YE
15 Kasım 2023 09:17
281
A+
A-

Ceyhun Balcı

Yavruvatan KKTC 40 yaşında!

Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin “artık yeter” diyerek emperyalizme karşın yaşama geçirdiği 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı adada dökülen kana son verirken Yunanistan’a demokrasi getirdi.

KKTC’nin 40. Yaşı kutlu olsun!

KKTC’yi var edenlerin yüce anısına saygıyla.

Dr Fazıl Küçük, Rauf Denktaş ve Bülent Ecevit’e saygıyı ve sevgiyi unutmamak gerek!

Bugün Türkiye’yi yönetenlerin geçtiğimiz yıllardaki Annan Planı tutkusuyla sürüklendiğimiz serüvenin sonunda Rum tarafının HAYIR’ı olmasa bugün KKTC’den söz ediyor olamayacaktık. 1974’te bizim onlara demokrasi armağanımıza geç bir karşılık oldu Annan Planı’na Rum HAYIR’ı deyip geçelim.

Bu arada, Türkiye’nin Kıbrıs’taki durumu emperyalizm zararına değiştirmesi kızgınlığa neden oldu. Bu kızgınlık ambargoyla ete kemiğe büründü. Bugün övünç kaynağımız olan İHA’lar, SİHA’lar, MİLGEM ve yerli uçak projelerinin kökünde bu ambargonun etkisini arayıp bulmak güç değil.

Kıbrıs’ta Türklüğü güvence altına alırken kendi silahımızı kendimiz yapmayı da öğrenmiş olduk.

Bugün Kıbrıs adasına çok da uzak olmayan Gazze’de bir insanlık trajedisi yaşanıyor.

Elbette emperyalizm kaynaklı ve güdümlü!

İsrail devletinin kuruluşundan 3 çeyrek yüzyıl sonra Filistin sorununun çözümü doğrultusunda yol alınabilmiş değil.

Tersine son olaylarla birlikte Filistin yarası derinleşti.

Emperyalizm tıpkı Kıbrıs’ta olduğu gibi Gazze’de de tek devletli iki milletli sözde çözümü dayatmakta kararlı görünüyor.

Arap-İslâm dünyasının bölünmüşlüğü ve kararsızlığı sorunun çözümsüzlüğünde önde gelen neden olmayı sürdürüyor.

Oysa, bu sorunun çözümüne içtenlikle odaklananlar bundan 50 yıl önce Kıbrıs’ta yaşananları gözden geçirseler ve ders çıkartmış olsalar durum farklı olabilirdi.

1974’te her şeyi göze alıp Kıbrıs’taki acıklı oyuna son veren Türkiye Cumhuriyeti adadaki Türk varlığını güvence altına aldı. Aradan geçen yarım yüzyılda çılgınlık yapan birkaç kişi dışında Kıbrıs’ta kimsenin burnu kanamadıysa emperyalizme karşın adaya Türk Ordusu’nun çıkması kararı verenlerin ve bu karar uyarınca görevini yerine getirenlerin hakkı göz ardı edilmemelidir.

Filistin sorununun ne emperyalizmin dümen suyuna girilerek ne de kökten dinciliğin peşine takılarak çözülemeyeceği açıktır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin yarım yüzyıl önce Kıbrıs’ta yaptığı, Filistin sorununa çözüm bakımından rehber olmayı sürdürmektedir.

Elbette, birilerinin oraya asker çıkartmasından ve savaşa tutuşmasından söz etmiyorum.

İsrail’i ve emperyalizmi yola getirmenin savaş dışı yolları olduğunu anlatma çabası içindeyim.

İki devletli çözüm!

Filistinlilere ve onların destekçilerine aklın egemen olmasını umalım, dileyelim.

Azim ve Karar, 15.11.2023