Reha Ören
Reha Ören
REHA ÖREN
1978 yılında Kıbrıs’ta Asya Haber Ajansında gazeteciliğe başladı. 12 Eylül’den sonra Babıâli kaldırımlarında çeşitli gazetelerde görev aldı. Kendisini gazetecilik mesleğinin her aşamasında amatör olarak tanımlamaktadır. Kıbrıs Türk Ocağı Dergisi ve Kavgamız Turan Dergisinde fikir yazıları yazmaya başladı. Yazacak gazete bulamadığı için 10 Mart 1992 tarihinde Söz Gazetesi’ni yayınlamaya başladı. Ardından Türk Sözü Dergisini çıkardı.
Aslen Ziraat Teknisyeni olan Reha Ören, Apolitik Kıbrıs Tarihi, Taşra Yazıları, Ruhunu Arayan Millet, Nazım Yazılar ve Aforizmalar adlı kitapları vardır. Biz Ahmak Türkler ve Bolşevik Devrimi Aslında Türk Devrimi adlı kitapları yayınlanma aşamasındadır.
SEÇİM DİYE DAYATILAN İKİ UCU ‘NECİS’ DEĞNEK!
Reha Ören Skype E-Posta ile paylaş Yazdır Sahi kaç gün kaldı 14 Mayıs’a? Hepi topu bir kaç gün… Anadolu Türklüğü karamsar, akıbetinden endişeli. Binlerce yıllık yurdunda belki de hiç bu kadar bölünmüş, şaşkın ve tedirgin olmamıştı. Bu coğrafya tarihi boyunca işgaller gördü. İstilacılar nice kıyımlar yaptılar. Ne medeniyetler geldi geçti. Tarihi fi’yi bilmek bir yana hissetmek önemli. […]
MANKURTLARI BIRAKIN KÖSGEREK’İ ÖRNEK ALIN
Reha Ören Mankurt – Türk, Altay ve Kırgız efsanelerinde bahsedilen bilinçsiz köle. Mankurt haline getirilmek istenen kişinin başı kazınır, başına ıslak deve derisi sarılır ve böylece elleri kolları bağlı olarak Güneş altında bırakılır. Deve derisi kurudukça gerilir. Gerilen deri başı mengene gibi sıkar ve inanılmaz acılar vererek aklını yitirmesine neden olur. Böyle […]
TEŞEKKÜR EDERİZ SAYENİZDE MİLLİYETÇİYİZ!
Reha Ören Lafı fazla uzatmaya gerek yok. Biz ahmak Türklerin milliyetçiliği ‘Aksiyoner’ değil, ‘Reaksiyoner’dir. Oysa milliyetçilikleri aksiyoner olan uluslar bu gün dünyaya hükmetmektedir. Bizim ise aklımıza milliyetimiz ve dahi milliyetçiliğimiz yediğimiz darbelerden hep sonra gelir. Gücün bizde olduğuna inanır ve rehavete kapılırız. Tanrı’nın bize bahşettiği ‘Hoşgörü’yü bile yanlış kullanırız. Kimsenin dinine, diyanetine, ibadetine ve dahi […]
MEZAR TAŞI HIRSIZLARI…
Reha Ören “İstemem ben fatiha, tek çalmasınlar taşımı…” / Eşref Önce bir ‘La Havle‘ çekelim.Ardından Gök Tanrı’ya zyakarıda bulunup “Aklımıza mukayyet olmamızısağlamasını” dileyelim. Devleti soyanı, hatta ve hatta adamın cebinden cüzdanını aparan bir yana, kadının gözünden sürmeyi çalanı da bilirim. Kendilerine ‘Defineci’ diyen mezar soyguncularını da bilirim. Bunların uluslararası kartellerle bağlantısı olduğunu da…Yoksa elin garibanı koca heykelleri, […]
PARTİLER VE SİYASİLER EMPERYALİZMİN EMRİNDELER: ONLAR HAİNDİRLER…
Reha Ören Başlık çok mu iddialı oldu? Hayır, az bile gelir! Nedeni herkesin anlayabileceği kadar alenidir. Karşımıza çıkıyorlar. “Halkçıyız”, “Milliyetçiyiz”, “Vatanseveriz”, “Sizi biz kurtaracağız”, “Sıkıntılarınız bitecek”, daha da ileri gidenler başımıza ‘Atatürkçü’ ve utanmadan bir de ‘Devrimci’ kesilecekler. Sıkılmadan, utanmadan yalan söyleyip, yalanın siyasetini, siyasetin yalanını meşrulaştırıyorlar. Bizde parti dededen torna miras gibidir. “Irahmetli dedem de bilmem neciydi” der övünür dururuz. Parti programını […]
GAZİ PAŞA’YI ANMAK VE ANLAMAK…
Reha Ören Skype E-Posta ile paylaş Yazdır Evvel emirde şunu bilmek gerekir ki Atatürk’ün ve Atatürkçülüğün yozlaşmasını sağlayabilmek için Atatürkçüler ellerinden geleni artlarına koymamışlardır. Kamyonetlerin arkalarına Atatürk büstleri konulmuş ve milletin Atatürk’e selam verilmesi istenilmiş, bunun da adına Atatürkçülük denilmiştir. Heyhat, tezata bak! Yakın tarihimizde hem Demokrat Parti kurucuları Atatürkçülük ile övünmüş, hem de CHP, İnönü döneminde […]
SEÇTİRİLMİŞ ‘MİLLET’ VEKİLLERİNİN MARŞI!
Reha Ören Ben ezelden beridir milletvekillerine ‘Milletvekili’ demem.Demem çünkü onlar milletin vekilli değiller.Onlar siyasi oligarşinin, oligark yapının seçtirdikleridirler. Çok mu kesin ve haşin oldu?Hayır! Bence az bile oldu.Anayasa’nın ülkede yaşayan herkese seçme ve seçilme hakkını verdiği bilinir.Lakin bu anayasa maddesi marifetli siyasiler tarafından, yönetmelik denilerek, teamül denilerek bal gibi delinir.Delinir de iş gelir liderin iki […]
ÇOCUK ANNELER
Reha Ören Ne yazdım ben? “Çocuk anneler” deyip de sonuna üç nokta mı koydum? Abesle iştigal! Üç noktaya ne gerek var? Eğer bir toplumda çocukların anne olacaklarıyla olamayacakları tartışılır hale gelmiş ise, toplum sözün bittiği yerde demektir. Üç nokta gereksizdir. Tek nokta yeterlidir. Ünlem işaretine bile gerek yoktur. * Haberin başlığı ne kadar ürkütücü… Ürküttüğü […]
MERHABA DİYEREK
Reha Ören Öncelikle merhaba diyerek başlamak istiyorum. Cevabı en zor olan sorulardan biri, “bana kendini anlat” sorusudur. En zor yazılardan biri de “Özgeçmiş” yazısıdır. Neresinden başlamak gerekir? Bitmemiş bir filmin sonunu anlatmaya benzer. Ananın adı, babanın adı, doğduğun yer, sünnet olduğun tarih, askere gidiş tarihin. Hele askerlik faslına girmeye gör tezkereyi alamazsın bir türlü. Nerede, […]
RIZK İÇİN AKLINI KULLANIP KABE TOPRAĞI SATMAK…
Reha Ören Skype E-Posta ile paylaş Yazdır Nesneler bazen böylesi acayip çağrışımlar yaptırıyor. İnsan beyni olup olmadık şeyleri bir anda zamanın imbiğinden süzüp çıkartıyor. Uzun, çok uzun yıllar önce insan olabilmek adına ol tarihi fi’de yaşadığım bir olayı internette dolaşan bir fotoğraf karesi hatırlattı. Bu fakir, sözüm ona, bir zamanlar, ilk gençlik yıllarında, ilim peşinde koşup ‘irşat’ […]