Site Rengi

SALGINDA BİLİM VE SİYASET

15.08.2020
366
A+
A-

Ceyhun Balcı

Korona salgınının verdiği sayısız derse akademik ortamla ilgili olanlar eklenmişti. Şimdi de, bilim-siyaset ilişkisi üzerine olan geçmişte benzeri yaşanmamış gelişmeler gözleniyor.

Korona salgınıyla birlikte öne çıkan bilim kurulu özlemlerimizin gerçekleşmesi yolunda umutları yeşertmişti. Hiç olmazsa bundan böyle akıl ve bilim hak ettiği değeri bulur diye umutlanmıştık. Bu beklentiye karşılık, her geçen gün gözlemlerimiz özlemlerimizi doğrulamaktan uzaklaştı. Koltuğunu ve konumunu her şeyin önüne koyan siyaset esnafı yeniden gücü eline aldı. Bugün Türkiye’de bilim kurulu üyesi olmak en zor işlerden birisine dönüşmüştür.

Bilim kurulu üyelerini sıkça basında görsek de kurulda konuşulanlardan ve görüşülenlerden habersiz olduk. Siyasi iktidar ise bilim kurulunun önerilerini yaşama geçirdiğini söyleyerek zorlu durumdan biraz olsun sıyrılmayı amaçladı. Oysa, bilim kurulunun neleri konuştuğu, ne kararlar aldığı ve iktidara ne öneride bulunduğu bilinmez olmayı sürdürdükçe saydamlıktan söz etmek olanaksızdı.

“Normalleşme” ile birlikte bilim kurulunun etki ve yetkisinin silinip, yok olmaya yüz tuttuğunu yaşayarak öğrendik. Türkiye’de salgın yönetimi 1 Haziran’dan bu yana bilimin etkisine kapalıdır. Siyaset ve daha da doğrusu bir çift dudak bu sürecin tek etkilisi ve yetkilisidir.

Geçen aylarda akademik ortamın alışılmış süreç ve eğilimlerinin de yerle bir olduğu görüldü. Salgınla ilgili bilimsel yayınlarda doğal olarak patlama yaşandı. Bu yayınların çoğu akademik ortamın yerleşikleşmiş süzme ve değerlendirme süreçlerinden geçmeksizin okurla buluştu. Gerekçe ise kutsal ve karşı çıkılamazdı.

Ölümcül salgın!

Ölümcül salgın ortamında bilim ortamının ve dolayısı ile insanlığın ivedi bilgi paylaşımı gereksinimi bu sıra dışılığın hoş görülen gerekçesi oldu.

Korona salgını özellikle siyaseti zor duruma düşürdü demek yanlış olmaz. Ekonomik etkinlikleri kaçınılmaz şekilde kesintiye uğratan salgın siyasetçilerin uzun yıllardır birikmiş olan yanlışlıklarını da görünür kıldı. Akıldan ve kamu yararından yoksun devlet yönetimleri salgın karşısında projektör görmüş tavşan gibi donup kaldı.

Ekonomik bakımdan güçlü ve kasası dolu, toplumcu devletler salgına karşı daha köktenci tutum alabilirken kasası boş, ülkesi az sayıda çıkarcı tarafından talan edilmiş devletler salgın karşısında teslim bayrağı çektiler. Adı normalleşme olarak konulan maskaralık bu açıdan da değerlendirilmelidir.

Diğer yandan, zorda kalan devletlerin yetkililerinin içine düştükleri zorlukları halkla ilişkiler yöntemleri aracılığıyla aşma eğilimine girdikleri gözlenmeye başladı.

Salgının dayattığı ivedilikle hız kazanan aşı ve ilâç bulma çalışmaları dünyanın pek çok ülkesinde bir şekilde yol almaya başladı. Devlet yetkililerinin ise bu çalışmaların aldığı yoldan daha hızlı şekilde kamuoyu önüne çıktıkları ve umut veren açıklamalar yaptıkları yine bu dönemin önde gelen alışkanlıklarından birisine dönüştü.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bundan birkaç gün önce korona aşısını bulduk anlamına gelen bir çıkışla dikkatleri çekti.

Aşı ve ilâç çalışmalarına yabancı milyonlarca insan doğal olarak heyecanlandı, umutlandı.

Geniş kitlelerin umudunu kırmak istemesem de, aşı tarihinde çıkılacak küçük bir gezinti her hangi bir mikrobik hastalığa karşı aşı geliştirmenin hiç de kısa zaman aralığında başarılabilecek bir iş olmadığını anlamaya yeter.

Korona salgınında ayrıcalıklar bir yana bırakıldığında dünya genelinde sınıfta kalan siyaset, bu sıra dışı süreçten gereken dersi çıkartmak bir yana halkla ilişkiler çalışmasına girişerek akademik ortamı da güdüleme aracı olarak kullanma sınırtanımazlığı sergiliyor.

Umut verilecekse onu da biz veririz deme ataklığındaki siyaset vazgeçilmezliğini züccaciyeci dükkânına girmiş fil gibi kırıp dökerek kötüye kullanıyor.

Özetle, insanlık koronanın verdiği ve vermekte olduğu paha biçilmez dersleri almaktan ve algılamaktan oldukça uzak bir görüntü veriyor.

Üzücü olduğu kadar umut kırıcı bir durum…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.