MAKYAVELİZM OPORTUNİZM VE DARÜL-HARB AŞURESİ
Recep Akdur
Ansiklopedik bilgilere göre, Makyavelizm adını İtalyan politikacı, düşünür ve yazar Niccolo Machiavelli’den almış. Floransa kentinde doğan Niccolo Di Bernado Dei Machiavelli (1946-1527), iktidar olmak ve sürdürmek hakkındaki düşüncelerini ünlü eseri Prens’te yazmış. Bu eserinde, siyasette başarıya ulaşmak için “her yola, her araca başvurulması gerektiğini ve iktidar için her yolun mubah olduğunu,bu yolda dinsel ve ahlaki kaygıların dikkate alınmayabileceğini” savunmuştur. Hükümdarın gerektiği zaman dini de alet olarak kullanmasını ancak dindar olsun ya da olmasın son derece dindar görünmesi gerektiğini ileri sürmüş. Ona göre devlet adamı son derece pragmatist ve bencil olmalıdır. Bencil olmayan bir lider davasını başarıyla yürütemez.Devlet yönetiminde duygu ve vicdanın bir kenara bırakılması gerekir.
Özetle Makyavelizm;“devlet yönetiminde ahlaki ilkelerin işlevsiz,buna karşılık esas ve belirleyici faktörün güç olduğuna inanan, amaca ulaşmak için her türlü araca başvurmanın uygun olduğunu kabul eden” düşünce tarzıdır. Bu düşünceyi benimseyen siyasetçilere Makyavelist denir. Makyavelistler “devlet düzenini sağlamak adına ve iktidarları için her türlü şiddeti ve yaptırımı meşru görürler.
Sözlüklerde Oportünizm; davranışlarını mantık ve ahlak kurallarına dayandırmak yerine çıkarlarına göre uyarlayan tutum olarak tanımlanır. Kısaca fırsatçılık, çıkarları için her fırsattan yararlanmak demektir. Siyasi mücadelede kendisi ve partisinin iktidarı için her fırsatı kullanan siyasetçilere oportünist/fırsatçı denir.
İslam inancına göre, Müslüman olmayanların yönetiminde bulunan,bunların baskısı nedeniyle ibadet yapılamayan ve Müslüman komşu ülkelerle çevrili olmayan yere Darül-Harb denir.Burada ibadetin batıl olduğu kabul edilir. Böyle bir bölgede yaşayan Müslümanın ya bölgeyi terk etmesi ya da cihat yapması gerekir. Darül-Harb’de cihat yapan Müslüman için her şey mubah ve meşrudur. Onlar için bazı günahları işlemek bile serbesttir.
Bu üç kavramın anlamları birbirine yakın ama aralarında önemli farklar var. Her şeyden önce bu davranış kalıplarının gerekçelendirilmesi çok farklı. Makyavelizm de gerekçe devlet, Oportünizmde iktidar, Darül-Harb’de ise inançtır. Bu nedenle de her üç tutum ve davranış kalıbından yalnızca birine sahip olan insanlara/partilere rastlanabileceği gibibunlardan ikisine ya da üçüne birden sahip olanlara darastlanabilir. Aynı insanda/partide üçünün birden görülmesine; ben “Makyavelizm, Oportünizm ve Darül-Harb aşuresi”denilmesini öneriyorum.
Bir siyasetçide/partide özellikle de iktidar olanda bu tutum ve davranış kalıplarından yalnızca birinin görülmesi bile o ülke /halk için çok kötüdür. Makyavelizm,Oportünizm ve Darül-Harb aşuresinin görülmesi ise felakettir, afettir. Türkiye’deki durum bunun tipik bir örneğidir. Bu afete karşı yapılacak ilk iş onu iktidardan düşürmektir. İkinci iş de bu afetin toplumda açtığı yaraları sarmak, yıkımları onarmaktır. Üçüncü iş ise topluma bir esenlendirme programı uygulamaktır. Buradan da anlaşılacağı üzere ülkeyi Makyavelizm, Oportünizm ve Darül-Harb aşuresinin etkilerinden arındırmak uzun ve zor bir yoldur.Bu nedenle de büyük birlikteliğe/ iş birliğine gereksinim vardır.
Azim ve Karar, 26.04.2023.