KURUMLAR VE KURALLAR

KURUMLAR VE KURALLAR
27 Mart 2021 21:04
1.403
A+
A-

Cumhuriyet’in akla, bilime ve kültüre dayandığı sıkça yazılır, söylenir.

Doğrudur!

Ancak, Cumhuriyet’in aynı zamanda kurallara ve kurumlara da dayandığı ayrıntısı göz ardı edilmemelidir.

“O kuşlar oradan uçmamayı öğrenecek!” (Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı) Bu sözler, İstanbul’daki yeni havaalanının kuşların geçiş yolunda olması eleştirilerine karşılık olarak verildi.

Cumhuriyet düşmanlarının aşağıladığı otuzlu yıllarda Atatürk, Yalova’da bir çınar ağacını kurtarmak için yapıyı yerinden oynatacak denli doğa ve canlı tutkunuydu.

İnsanın canlıya saygıyı eksik bıraktığı, önemsemediği günümüzde yaşanan küresel salgının önemli nedenlerinden birisi de canlılığa saygısızlığın karşılığı olduğu hiç unutulmamalı.

Doğaya ve çevreye saygı ve bu kutsal varlıkları her şeyin önüne koyma zorunluluğu yazılı kural olmasa da vazgeçilmezler arasında birinci sıradadır.

Salgınla baş etmede bocalayan Türkiye’de utanç kaynağı olması gereken eylemlerin övünç gerekçesine dönüşmüş olduğunu gözlerimiz faltaşı gibi açılmış şekilde izliyoruz.

“Leba leb AKP kongrelerinden söz ediyoruz!”

“Hayat Eve Sığar!” sözleriyle toplumu sosyal yaşamdan uzak tutma çabaları hiç kuşkusuz önemli ve gerekli. Ama, durum böyleyken iktidar partisinin topluma yaptığı çağrıları hiçe sayarak kendisine ayrıcalık sağlamayı olağan sayması kabul edilebilir mi?

Kurallara ve kurumlara saygı işte burada gerekli(ydi)!

Cumhuriyet de kural ve kurum demekti! Hiç kimseye ve hiçbir kuruma ayrıcalık yapmamak, kurallardan bağışık tutmamak demekti.

Şimdi Milli Mücadele yıllarına uzanalım!

Yurdu düşmandan kurtarma yolunda sessiz ve kararlı şekilde hazırlık yapıyor Mustafa Kemal önderliğinde Anadolu halkı.

Herkesin saygı ve sevgisini kazanmış olan Mustafa Kemal herkesten tez canlıdır!

Adı Ankara’da bir istasyonda yaşayan efsane demiryolcu Behiç (Erkin)  Bey’den trenlerin daha hızlı hareket etmesini ister. Saygısını eksik etmeyen Behiç Bey demiryolu altyapısının bu isteği karşılamaya yetmeyeceğini, bu isteği karşılaması durumunda kazanın kaçınılmaz olduğu karşılığını verir. Akıl insanı olan Gazi üstelemekten vazgeçer.

Bu olaydan 90 yıl sonra yetersiz yollarda “hızlı tren” tutkusuyla sarmalanmış iktidarın bu nedenle meydana gelen tren kazasında onlarca kişiyi toprağa düşürdüğünü nasıl unutabiliriz?

Gazi’ye bile hayır diyebilen akıl ve kararlılık anıtlarını günümüzde ara ki bulasın!

Bundan vazgeçtim!

Günümüzün tek adamına Türkiye Cumhuriyeti’nin varlık belgelerinden olan Montrö Antlaşması’nı bile yürürlükten kaldırabilecek kudret yükleyen TBMM başkanımızın varlığı cabası.

Kurallar ve kurumlar bir toplumun ve devletin varlık nedenleri kadar önemlidir.

Kurallar ve kurumlar bir kez yerle bir edildiğinde o toplumu ayakta tutmak zorlaşır.

Bir yanda kurucu kadro diğer yanda günümüzün yönetici kadroları.

Benzetmekte hata olmazsa bugünküler yıkıcı kadro gibi çalışıyor.

Hemen her söylemleri ve her eylemleri züccaciyeciye girmiş fil etkisi yaratıyor.

Azim ve Karar, 27.03.2021

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.