AMİRALLER BİLDİRİSİ ÜZERİNE

AMİRALLER BİLDİRİSİ ÜZERİNE
4 Nisan 2021 18:38
1.353
A+
A-

Sabaha karşı kararnameleriyle ülke yönetenler emekli amirallerin gece yarısı bildirisine pek bozulmuşlar. Kimi aşkın iktidar ileri gelenleri elbette görüş açıklanabilir ama bunu Kızılay meydanında yapsalar daha uygun olurdu türünden gülümseten açıklamalar yaptılar. Bu yol seçilseydi eğer, hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki amirallerin toplandığı yere sayılarının 10 katı çevik kuvvet polisi anında yığılırdı. İtme, kakma, derdest etme gibi aklınıza gelebilecek her türden yakışıksız davranış da yanlarına kazanç kalırdı.

Her şeyden önce emekli amirallerin ve onlara katıldıkları anlaşılan subayların bildirisini saygıyla selâmlıyorum. Bu bildiri Cumhuriyet’e ve çağdaş değerlere kol kanat germenin ötesinde insan onurunu kurtarma işleviyle de anılacaktır. Tarihe not düşmenin ötesinde bir amacı olduğunu kimse ileri süremez. Bu ise bir dönem üstlerinde amiral üniforması taşımış bireyler için sıradan bir yurttaşlık görevidir.

Üçüncü yaşına basan tek adam, tek ses yönetimi bırakınız eleştiriyi çatlak ses işitmeyi bile unutmuşken gelen bildiri gündeme damga vurdu. Meşrutisi olabildiğince zayıflatılmış yeni monarşik rejim önceden olduğu gibi “haddinizi bilin” ya da “meraklıysanız gelin siyaset yapın” dayılanmalarıyla dört elle sarıldı bu bildiriye. Kendi adıma ifade etmem gerekirse, çamur deryasına dönüştürülerek içine girilmesi değil yanından geçilmesi tehlikeli duruma getirilen siyaset Türkiye’de “kenar süsü” konumuna düşürülmüştür.

Sözüm ona demokrasi ve hukuk açılımı yapacak olan siyasi iktidarın amiraller bildirisine yönelik orantısız tepkisi hemen her konuda olduğu gibi bu konuda da içtenlik içinde olmadığını anlamamızı kolaylaştırmış oluyor.

Yeni anayasa çıkışıyla anayasa dışılığına kılıf uydurma çabası içindeki güncel iktidarın kendisine aykırı gelen hemen her sese tepkisi bilinmeyen bir durum değil. Bu nedenle amirallere tepkisi de şaşırtıcı sayılmamalı.

Hemen her fırsatta “darbe” metaforu üzerinden harekete geçenlerin bu kez de fırsatı kaçırmadıkları anlaşılıyor.

Şimdi sormak gerek, buldukları her fırsatta mağduru, yoksunu oynama ustalarına!

Bildiriye imza koyan 103 emekli amiral görevde mi?

Etkileri bir yana yetkileri var mı?

Bu soruların yanıtları “hayır”sa bu insanlar nasıl darbe yapacaklar?

Hiç unutulmasın ki, bildiriye imza atanların hemen tümü 15 Temmuz darbesine karşı durdukları gibi, çoğunluğu bedenini bu hain kalkışmaya siper edecek denli aklı başında ve vatansever kimselerdir. Her birisinin geçmişinde değil darbecilik en küçük başka bir leke bile bulamazsınız.

Bildirinin ertesinde tepki gösterenler korosuna ilk olarak Bay Kurtulmuş’un onu izleyerek Bay Oktay’ın, Bay Kalın’ın ve Bay Çelik’in katıldıkları görüldü.

Eski mafya babasına sevgisi ve ilgisiyle, tescilli FETÖ’cüye tutkusuyla nam salmış Bay Bahçeli’yi unutmayalım! Deniz kuvvetleri kapatılsın demediğine seviniyoruz kendisinin. Bildiri imzacılarının rütbelerini sökmeyi önerse de şimdilik onları aç bırakalım demiş olmamasını da şans saymalıyız.

Merkez Bankası’nın eksideki döviz bilançosu, yönetilemeyen Covid 19 salgını iktidarın sinirlerini epeyce bozmuştu son günlerde. 2023’ü dilinden düşürmeyen iktidarın kimi papağanlarından 2023’ün Cumhuriyet’in 100. Yılı olmaktan çok açılmış parantezin kapatılma tarihi olacağını anlıyoruz.

Adının önünde akademik unvanlar taşıyan TBMM Başkanı’nın bu yüce kurumun 101. Yaşını kutlamaya hazırlandığı bugünlerde Montrö’yü tartışmaya açması kendi aklıyla dile getireceği sözler olamaz. Montrö’yü tartışmak Cumhuriyet yıkıcılığındaki kararlılığın göstergesidir. TBMM Başkanı’nın mecliste yapılmış oylamayı yok sayıp yeniden yaptırmak istemesi az önce değindiğimiz silik meşrutiyet, koyu monarşi anlayışının işaret fişeğine benzetilebilir. Tıpkı Montrö tartışmasının 2023’teki parantez kapatma girişiminin önsözü olması gibi.

Düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki amiraller bildirgesi iktidarın temel hak ve özgürlüklere bakış açısını değerlendirmemiz için bir diğer turnusol kâğıdı olarak işlev görecektir. Tekkeci, sarıklı amirale sessiz kalanların bildiriyle “kral çıplak” diyen emekli amirallere yönelik öfkesi anlamlıdır! İktidarın yumuşak karnına etkili dokunuş olduğu için tepki görmüştür bu bildiri. Montrö gibi Cumhuriyet’in ve bölge barışının temel kayası olan Montrö’ye dil uzatanlara karşılık verdiği için asabını bozmuştur aklına geleni yapmaya fena halde alışmış iktidarın.

Tek adamlı tek sesli sessizliği yırttıkları için hepsini saygıyla selâmlıyorum!

Azim ve Karar, 04.04.2021

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.