CHARLIE HEBDO YİNE SAHNEDE…
Ceyhun Balcı
Yüzyılın depremiyle sarsıldık. Depremde saymayı bitiremediğimiz kadar çok insanımızı yitirdik.
Yaşamımızdaki en zor sayım sürüyor.
Nerede duracağıysa belirsiz.
El Salvador’dan Meksika’ya, ABD’den Yunanistan’a ve elbette tek milletin ikinci devleti Azerbaycan’dan yardım toplulukları ülkemize ulaşıyor.
Fransa hükümetinin yardımının hakkını teslim ederek Fransız (sözde gülmece) dergisi Charlie Hebdo bir kez daha sahneye çıkma fırsatını kendince kullandığını görüyoruz.
Dergi “Türkiye Depremi” “Tank Göndermeye Bile Gerek Yok” sözleriyle kendisinden bekleneni yapıyor.
Yıllar önce bu dergiye yönelen silahlı saldırıyı anımsayanlar olacaktır.
Geçtiğimiz günlerde Danimarkalı insan kılıklının “Kur’an yakma” eylemini bu dergi yıllar önce çizgiye dökmüştü. Yaptıklarını karikatüre sığdıramayan Charlie Hebdocular vicdansızlıklarını “özgürlük” çuvalına koymaya kalkışmışlardı.
Bir süre sonra düşen Rus uçağında yaşamını yitiren Rus Kızılordu korosuna yönelik vicdansız yayınıyla da ortaya çıkmakta sakınca görmemişti bu dergi.
Ondan da önce Hz Muhammed karikatürleriyle milyarı aşkın insanı incitmeyi gülmece sayma sınır tanımazlığı sergilemişlerdi.
O sıralarda Charlie Hebdo konusunda bizim kamuoyumuzun bile bölündüğü anımsanacaktır. Bunca kabalığa karşılık “Hepimiz Çarliyiz” diyenler eksik olmamıştı.
Bu ve benzerlerini ikna etmekte zorlandığımızı dün gibi anımsıyorum.
Charlie Hebdo adıyla yayımlanan paçavranın ne mal olduğunu anlamak için yüzyılın afetine eşdeğer Kahramanmaraş depremini yaşamak gerekiyormuş besbelli.
Acımız büyük!
Yastayız!
Dayanışmayla acımızın biraz olsun hafifleyeceğini umarken Charlie Hebdo’nun emperyal şımarıklığı yaramıza tuz basıyor.
Gülmeceniz de, özgürlüğünüz de, uygarlığınız da sizin olsun diyesi geliyor insanın…
Künyelerinde eksik kalmış olan depremle alay etme hanesini de doldurmuş oldular böylelikle.
Azim ve Karar, 07.02.2023